Almanya’nın mesken sahipliğinde çevrim içi olarak düzenlenen bakanlar konseyi toplantısının akabinde Kovid-19 salgını, iklim değişikliğiyle çaba, iktisat siyaseti, dijital dönüşüm ve milletlerarası mevzuları içeren 62 unsurluk bir bildirge yayımlandı.
Bildirgenin girişinde Almanya ve Fransa’nın iş birliğini güçlendirmeye devam edeceği belirtildi.
Almanya ve Fransa’nın güçlü, sürdürülebilir ve dirençli bir Avrupa Birliği (AB) için birlikte çalışma konusundaki kararlılığını teyit ettiği belirtilen bildirgede, çağın meydan okumalarına yalnızca AB içindeki birliktelik ve dayanışma ile global iş işbirliğiyle yanıt verilebileceği aktarıldı.
Bildirgede Türkiye’ye de yer verildi
“Uluslararası hususlarında iş birliği” başlıklı kısımda Türkiye’ye de yer verilerek, “Doğu Akdeniz’de tansiyonu düşürmenin devam etmesi ve bölgesel krizlerin tahliline yapan bir katkı sağlanması koşuluyla Türkiye ile karşılıklı fayda sağlayan iş birliğine dayalı alakalara yönelik stratejik çıkarımızı tekrar teyit ediyoruz ve karşılıklı yapan bir atmosferde iş birliğini genişletmeye hazırız.” denildi.
Bildirgede, Doğu Akdeniz’de ilgili tüm aktörlerin temel meselelere sürdürülebilir bir tahlile katkıda bulunmaları istikametinde teşvik edildiği vurgulandı.
Transatlantik alakaların daha da güçlendirileceği aktarılan bildirgede, bu hususta iklim, dijitalleşme, teknoloji ve kurallara dayalı çok taraflı tertibin güçlendirilmesi alanlarında ilerleme sağlayan bir gündemin takip edileceği lisana getirildi.
Bildirgede, Orta Doğu’daki durumla ilgili kısımda ise, “Barış müzakereleri için verimli bir ortam oluşturmak, iki devletli bir tahlile ve ihtilafı sona erdirmeye ulaşmak için Orta Doğu’da barış sürecinin tarafları ortasında yakınlaşmayı ve iş birliğini teşvik etmeyi, bilhassa Orta Doğu Dörtlüsü kapsamında emniyetli bir siyasi diyaloğun tekrar başlatma eforlarını desteklemeyi ve Mısır ve Ürdün üzere başka bölgesel aktörlerle birlikte çalışmayı teyit ediyoruz.” tabiri kullanıldı.
Sahel Bölgesinde barış ve istikrar için gayretlerin sürdürüleceği söz edilen bildirgede, Mali’de cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en geç 27 Şubat 2022 tarihinde yapılmasının öncelik taşıdığı belirtildi.
Bildirgede, Libya’ya ait Birleşmiş Milletler idaresindeki Berlin sürecinin desteklendiği belirtilerek, şöyle devam edildi:
“Enerji kesiminin tekrar açılması, ülke geneli için 23 Ekim 2020’de yapılan ateşkes mutabakatı, 24 Aralık’ta ulusal seçimlerin düzenlenmesine ait yol haritası ve süreksiz yürütüme organının seçilmesiyle kalıcı barış ve istikrarın sağlanması maksadıyla Berlin Konferansından bu yana atılan kayda kıymet adımları memnuniyetle karşılıyoruz. Ateşkes muahedesinin faal bir biçimde uygulanmasının, Birleşmiş Milletler (BM) silah ambargosuna hürmet gösterilmesinin ve BM Güvenlik Kurulu kararları uyarınca tüm yabancı savaşçıların ve paralı askerlerin geri çekilmesinin değerinin altını çiziyoruz.”
İstikrarsızlaştırıcı davranışların ve milletlerarası hukukun ihlal edilmesinin tekrarlanmasının da ortalarında bulunduğu meselelerin Rusya ile bağlantıları zorlaştırdığı ve bunların çözümlenmesi gerektiği söz edilen bildirgede, “Ancak, ortak AB prensipleri temelinde Rusya ile diyaloğumuzu sürdürmeyi ve ortak çıkar alanlarında seçici çalışmayı temin ediyoruz.” denildi.
Bildirgede, iki ülke ortasında Kovid-19 salgınıyla ve terörizmle çabanın yanı sıra iklimin korunması, dijitalleşme, iktisat, savunma, kültür ve eğitim alanlarında iş birliklerinin derinleştirileceği kaydedildi.
Bloomberg HT
