Son devirde akıllı saatlere karşı önemli bir ilgi bulunuyor. Pandemi devrinde de akıllı saatler bilhassa sıhhat takibi özelliğiyle de ön plana çıktı. Pekala, hayat asistanına dönüşen akıllı saatlerin tüketiciye yararı nedir? Bu yararlar, akıllı saat yatırımını haklı çıkartacak bir seviyeye ulaştı mı? Yoksa akıllı saatler hala bir “teknolojik merak” eseri mü?
Gündem Teknoloji programına konuk olan Huawei Mobile Türkiye Ekosistem İş Geliştirme Müdürü Kaan Arlı, klasik saatlerden akıllı saatlere geçiş sürecini ve Huawei’nin akıllı saatlerini piyasadaki eserlerden ayrıştıran özellikleri hakkında Bloomberg HT’nin sorularını yanıtladı.
Kaan Arlı, 2012 sonrasında artık akıllı saatlerin birinci önemli örneklerinin çıktığının altını çizdiği değerlendirmesinde birinci olarak akıllı saatlerde yeni teknolojik özelliklerin içerdiği hakkında bilgilendirdi. Yeni akıllı saatlerin anlık kalp ritmini ve ram uykusunu da gösterebildiğini söyleyen Arlı, akıllı saatlerin 50 metreye kadar suya dayanıklılık özelliği olduğunu ve yeni saat modellerinde bağımsız GPS özelliği de bulunduğunu aktardı. “Mevcut saatlerimiz şarjın akabinde 14 gün kullanım müddeti sunabiliyor.” diyen Arlı, ileride kan testi yapabilen saatleri de görebileceğimizi aktardı.
Tüketicilerin satın aldıkları akıllı saatleri mümkün olduğunca şahsileştirmek istediğini vurgulayan Arlı, akıllı saat kullananların yüzde 60’ının spor aktiviteleri için tercih ettiğini söyledi. Günlük ortalama 11 saat akıllı saat kullanımı tespit ettiklerini aktaran Arlı, en çok akıllı saat kullananların 31-35 yaş aralığında olduğunu ve kullananların yüzde 55’inin bayan olduğunu söyledi.
Bloomberg HT
